Peki Biz Bunun Ruhsal Kintsugi'sine Bir Baksak?

Kintsugi sanat akımına mutlaka denk geleniniz olmuştur.Üzerine yazılmış yazılar var sosyal medyada. Kintsugi; altın ile birleştirme ya da diğer bir anlamıyla altın ile onarma sanatıdır. Japonlar kırılan bir nesneyi altın veya gümüş tozu kullanarak yeni bir forma sokuyorlarmış. Ve bunu "kusurlu güzellik" felsefesi ile bağdaşlaştırmışlar.Şu inceliğe bakar mısınız? Kırıldı atalım, yok edelim yerine onu süsleyip belki de ilk halinden çok daha gösterişli çok daha kıymetli hale getirmek.

Üzerine derince düşünülesi bir felsefe olabilir. Yok etmek kazanmaya oranla çok daha kolaydır. Atmak, parçalamak, bitirmek vs..Yani varoluşsal olarak ta en basitinden bakarsak doğmak sancılı, ölmek anlık gözükür bizlere. Çünkü doğum için belirli bir dönemin varlığından haberdarızdır fakat ölüm kavramı beklenmedik bir zamanda oluşabildiğinden yok oluş, yok etme hep bir anda olur zihnimizde de.

                                                                                              ***

Felsefedeki güzel olan ilk aşama nesneyi yok saymamak, onun bu dünyada kapladığı alana ve süreye saygı duymak. İkincisi aşama ise; her şeyin içinden bambaşka bir güzellik çıkabileceği inancı. Tıpkı insanın yaşam yolu gibi. İlk olarak insanın varlığına saygı, ikinci olarak ise yolunda yaşadığı yıpranmışlıkların sonucunda bâki huzuruna ulaşma inancı, gibi benimseyebiliriz. Zorluklar mutlaka olacaktır kimininki yüzeysel, kimininki içinden çıkılamayacak düzeyde hissedilebilir. Doğada buna en güzel örnek bir kelebeğin oluşumu gösterilebilir belki de. Kelebek kozasından çıkarken oldukça yorucu bir aşama geçirir. Toplamda kozadan çıkışı neredeyse 12 saat sürdüğü araştırmalarda gözlemlenmiştir. 12 saat boyunca çıkmaya uğraşıp tamamen kendine gelişi aşağı-yukarı 23 saati bulduğu incelenmiştir. Tırtıllar kozada iken hiç yemek yemeden daha önceden depoladığı besinlerin enerjisini kullanarak bu mücadeleye başlarlarmış. Buradaki kilit nokta 12 saat boyunca koza içindeki hareketliliği, mücadelesi aslında ne kadar çok hareket ederse kanatlarının gücü ve güzelliği o boyutta gelişirmiş.

Alan Cohen'in bir sözü var diyor ki; "Başlamak için şartların mükemmel olmasını beklemeyin. Şartları mükemmelleştiren başlangıcın kendisidir." Adımları, gayretleri, amaçları ve inançlı hayalleriniz olmazsa zaten yenilikten öte ortada yaşamsal bir faaliyette yoktur aslında. İşte olaya Kintsugi'den bakarsak bir şeyi yeniden güzelleştirmek sadece bizim elimizde. Ruhsal bir çöküş yaşamış olabiliriz kırılmış, paramparça, bitap...Ama tüm o haller, tüm o yara açıklarını hayatın altın tozlarıyla süsleyip parlayan bir mucizeye çevirebilmekte bize sunulmuş birer güç. Bazen en çok yaralarımızdır ve yorgunluklarımızdır bizi diri ve güçlü yapan kim bilir. Tıpkı bir tırtıl gibi zorluk bizi rengarenk bir kelebeğe dönüştürecekse biraz gayretli süslemeler neden yeniden var etmesin ruhumuz? Hem de üzerine mucizeler katarak. Unutmayın ilk aşamamız inanmak ve hayal etmek, her neye ne şekilde olursa olsun.Inan ve hayal et!

Psikolog -Berna Melis Avcı